1941-1945 Doğu Cephesi ile ilgili makalelerde genel olarak, konu edinilen operasyonun stratejik nedenleri, hedefleri, hazırlanışı, gelişimi, tarafların askeri güçleri, vb. unsurlar ele alınır.
Hangi birlikler, hangi komutanlar tarafından yönetilmiş. Asker ve araç gereç sayısı, kullanılan silahların özelliği, hava ve arazi koşulları, üst düzey politika ve komuta kademesinin beklentileri gibi dış faktörlerin operasyona etkileri irdelenir.
Çoğu zaman, operasyonun sonucu bağlamında alınan stratejik kararlara ise, bir kaç cümle ile değinilir. Diğer bir deyişle, şöyle bir geçiştirilir.
Oysa, bir operasyonun başarısı veya başarısızlığı, verilen ve düşmana verdirilen kayıplar, tüm savaşın gidişi açısından değil bölgesel, küresel bir önem bile taşıyabilir.
Buna verilecek en iyi örnek "Tayfun harekâtı"'dır. 1941 yılı Ekim ayı başında Alman Merkez Ordular grubunun Moskova'yı ele geçirmek için başlattığı Tayfun Harekâtı, Kasım ayı sonunda, verdiği büyük kayıplar nedeniyle başarısızlığa uğramıştır.
Bu sonucun, 2. Dünya Savaşı genel stratejisinde, özellikle İngiltere açısından büyük bir önemi vardır. O tarihte, Nazi Almanya'sına karşı verdiği kara savaşında tek müttefiki olan, Sovyetler Birliği bir yenilginin eşiğindeydi. Bunun gerçekleşmemesi, her iki ülke içinde büyük bir moral kaynağı olmuştur.
Diğer taraftan, Nazi Almanya'sı, Britanya Hava Savaşı başarısızlığı haricinde, ilk yenilgisini almıştır. Başka bir açıdan bakarsak, bu sonuç, Kara Kuvvetlerinin aldığı ilk yenilgidir.
Sonuca Sovyet Rusya'yı işgal planı açısından bakarsak, 2. Dünya Savaşı başladığından beri, uygulamaya koyduğu tüm planları başarıyla sonuna kadar götüren Alman Silahlı Kuvvetleri, ilk defa askeri bir operasyonda başarısız olmuştur.
Hangi birlikler, hangi komutanlar tarafından yönetilmiş. Asker ve araç gereç sayısı, kullanılan silahların özelliği, hava ve arazi koşulları, üst düzey politika ve komuta kademesinin beklentileri gibi dış faktörlerin operasyona etkileri irdelenir.
Çoğu zaman, operasyonun sonucu bağlamında alınan stratejik kararlara ise, bir kaç cümle ile değinilir. Diğer bir deyişle, şöyle bir geçiştirilir.
Oysa, bir operasyonun başarısı veya başarısızlığı, verilen ve düşmana verdirilen kayıplar, tüm savaşın gidişi açısından değil bölgesel, küresel bir önem bile taşıyabilir.
Buna verilecek en iyi örnek "Tayfun harekâtı"'dır. 1941 yılı Ekim ayı başında Alman Merkez Ordular grubunun Moskova'yı ele geçirmek için başlattığı Tayfun Harekâtı, Kasım ayı sonunda, verdiği büyük kayıplar nedeniyle başarısızlığa uğramıştır.
Bu sonucun, 2. Dünya Savaşı genel stratejisinde, özellikle İngiltere açısından büyük bir önemi vardır. O tarihte, Nazi Almanya'sına karşı verdiği kara savaşında tek müttefiki olan, Sovyetler Birliği bir yenilginin eşiğindeydi. Bunun gerçekleşmemesi, her iki ülke içinde büyük bir moral kaynağı olmuştur.
Diğer taraftan, Nazi Almanya'sı, Britanya Hava Savaşı başarısızlığı haricinde, ilk yenilgisini almıştır. Başka bir açıdan bakarsak, bu sonuç, Kara Kuvvetlerinin aldığı ilk yenilgidir.
Sonuca Sovyet Rusya'yı işgal planı açısından bakarsak, 2. Dünya Savaşı başladığından beri, uygulamaya koyduğu tüm planları başarıyla sonuna kadar götüren Alman Silahlı Kuvvetleri, ilk defa askeri bir operasyonda başarısız olmuştur.