Dilimizde, "Bindirilmiş piyade" olarak da kullanılır. Askeri birliklerin, özellikle piyadelerin naklinin motorlu araçlarla yapılması, stratejik planlama açısından, bir orduya büyük avantajlar sağlar.
"İçten yanmalı motor"'un keşfi, askeri tarihin en önemli buluşlarından birisidir.
Sanayi Devrimi'ni gerçekleştiren ülkelerin üretim kapasitesi arttıkça, motorlu askeri araçların ortaya çıkış süreci başlamıştır. Bu bağlamda, orduların motorize olma sürecinin, 1. Dünya Savaşı'ndan önce başladığını ve Büyük Savaş'ın son iki yılında hızlandığını söylemek gerekir. Ancak, "motorize birlik" olgusunun yaygınlaşması, 1930'lı yılların ortalarında, Nazi Almanyası ordusunda gerçekleştirilmiştir.
Unutulmaması gereken unsur, bu tip bir organizasyonda sadece, piyadelerin değil, söz konusu birliğe ait her türlü silah ve malzemenin, motorlu araçlarla nakledilmesidir.
Bu tip bir organizasyonun kuruluş aşamasında, kullanılan araçlar sivil kamyon, kamyonet tipi motorize nakil araçlarına çok benzerler. Aralarında ki fark, motor, tekerlek ve şase gibi parçaların güçlendirilmiş olmasıdır. Motor daha güçlü, tekerlekler daha büyük, geniş ve dayanıklı, şase daha güçlendirilmiştir.
Amaç, asker, silah ve her türlü askeri malzemeyi taşıyan araçların, savaş koşullarında, bakım ve tamir gerektirmeden kullanılabilecekleri süreyi maksimize etmektir. Yıpratıcı yol ve hava koşullarının yanında, düşmanın yakın ve uzak menzilli silahlarıyla saldırıya uğrayabileceklerini ihtimali göz önüne alınarak, mümkün olduğu kadar dayanıklı ve aynı oranda bakımı ve tamiri kolay ikmal araçlarının üretimi, bu tip bir organizasyonun olmazsa olmaz koşuludur.
Şunu unutmamak gerekir ki, bir savaşta önemli olan, sadece cephede çatışma halinde ki birliklerin durumu değildir. Bu birliklerin sürekli ikmali, çatışmanın gidişatına bağlı olarak, bazı birliklerin cephenin başka bölgelerine hızlı bir biçimde intikali, gerektiğinde cephe gerisinde bekleyen yedek birliklerin cepheye intikali, yaralıların cepheden taşınması gibi bir çok hayati unsurun hızlı ve yorucu olmadan gerçekleştirilmesi, motorize edilmiş birliklerle çok daha verimli bir biçimde gerçekleştirilir.
Özellikle 2. Dünya Savaşı boyunca gelişen silah teknolojisi ve artan tahrip gücü karşısında, motorlu araçlarla donatılmış birliklerin ikmal sırasında, çok korumasız kaldıkları ve bir düşman saldırısı karşısında çok kayıp verdikleri ortaya çıkınca, orduların donanımında bir sonraki aşamaya geçilmiştir.
O da "mekanize piyade" dir.
"İçten yanmalı motor"'un keşfi, askeri tarihin en önemli buluşlarından birisidir.
Sanayi Devrimi'ni gerçekleştiren ülkelerin üretim kapasitesi arttıkça, motorlu askeri araçların ortaya çıkış süreci başlamıştır. Bu bağlamda, orduların motorize olma sürecinin, 1. Dünya Savaşı'ndan önce başladığını ve Büyük Savaş'ın son iki yılında hızlandığını söylemek gerekir. Ancak, "motorize birlik" olgusunun yaygınlaşması, 1930'lı yılların ortalarında, Nazi Almanyası ordusunda gerçekleştirilmiştir.
Unutulmaması gereken unsur, bu tip bir organizasyonda sadece, piyadelerin değil, söz konusu birliğe ait her türlü silah ve malzemenin, motorlu araçlarla nakledilmesidir.
Bu tip bir organizasyonun kuruluş aşamasında, kullanılan araçlar sivil kamyon, kamyonet tipi motorize nakil araçlarına çok benzerler. Aralarında ki fark, motor, tekerlek ve şase gibi parçaların güçlendirilmiş olmasıdır. Motor daha güçlü, tekerlekler daha büyük, geniş ve dayanıklı, şase daha güçlendirilmiştir.
Amaç, asker, silah ve her türlü askeri malzemeyi taşıyan araçların, savaş koşullarında, bakım ve tamir gerektirmeden kullanılabilecekleri süreyi maksimize etmektir. Yıpratıcı yol ve hava koşullarının yanında, düşmanın yakın ve uzak menzilli silahlarıyla saldırıya uğrayabileceklerini ihtimali göz önüne alınarak, mümkün olduğu kadar dayanıklı ve aynı oranda bakımı ve tamiri kolay ikmal araçlarının üretimi, bu tip bir organizasyonun olmazsa olmaz koşuludur.
Şunu unutmamak gerekir ki, bir savaşta önemli olan, sadece cephede çatışma halinde ki birliklerin durumu değildir. Bu birliklerin sürekli ikmali, çatışmanın gidişatına bağlı olarak, bazı birliklerin cephenin başka bölgelerine hızlı bir biçimde intikali, gerektiğinde cephe gerisinde bekleyen yedek birliklerin cepheye intikali, yaralıların cepheden taşınması gibi bir çok hayati unsurun hızlı ve yorucu olmadan gerçekleştirilmesi, motorize edilmiş birliklerle çok daha verimli bir biçimde gerçekleştirilir.
Özellikle 2. Dünya Savaşı boyunca gelişen silah teknolojisi ve artan tahrip gücü karşısında, motorlu araçlarla donatılmış birliklerin ikmal sırasında, çok korumasız kaldıkları ve bir düşman saldırısı karşısında çok kayıp verdikleri ortaya çıkınca, orduların donanımında bir sonraki aşamaya geçilmiştir.
O da "mekanize piyade" dir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder