Her ayın, olmazsa
olmaz, süreli yayını, “Bugünü anlamak için, #tarih“ dergisinin, 29. sayısı (Ekim 2016) çıktı.
Kapak konusu olarak,“Osmanlılardan 12 Eylül’e devlet içindeki büyük tasfiyeler“ ele alınmış. „Bugün git yarın gelme!“ başlığı ile kapak resmi konuya ithaf edilmiş. Sinan Çuluk, Ahmet Kuyaş, Murat Toklucu, Emin Nedret İşli, kapak konusu hakkında yazan bir kaç isim.
Derginin içinde yer alan konulardan üçünü, kapağın alt kısmında tanıtmışlar.
Tüfek: Savaşların değişmez katili
Hacker’lar: Modern zaman korsanları
Divriği – Alanlı evi: Bir Türk aile mirası
Bu sayının, maalesef, en güncel konusu, kısa süre önce hayatını kaybeden Tarık Akan. Onun hayatı üzerine yazılmış “Ardından: Tarık Akan, Türkiye’nin sanatçısı (1949-2016)” başlığıyla 14 sayfada.
Geçen ay kaybettiğimiz başka bir değer, “Tarihçilerin kutbu” olan, Halil İnalcık için, Cemal Kafadar’ın yazdığı yazının, ikinci ve son bölümü bu sayıda yer alıyor.
“Uluslararası ilişkiler” bölümünde, “Devletlerarası satrancın en kullanışlı piyonları” başlığıyla, tarih boyunca, siyasi sığınmacıların devletler arası çekişmelerde kullanılması ele alınmış. Hannibal’dan, II. Beyazıt’a, İngiltere kralı II. James’den, Lenin’e kadar, bir çok tarihi ünlünün hem kendi çıkarları, hem de sığındıkları ülkelerin çıkarları için neler yaşadıkları ele alınmış.
Diğer bir güncel konu, GATA, “Gata’nın sürekli değilşen yeri ve tarihi” başlığıyla, “Tıp tarihi” köşesinde.
Bu sayıda, fotoğraflara ağırlık verilen, "Fotografik hafıza" başlıklı bölümde, geçen sayıda başlanan, "Ünlüler Resm-i geçidi" devam ediyor. Muazzez Abacı, başrolde olmak üzere, Tanju Okan, Pekinel kardeşler, Rüştü Asyalı ve Enis Fosforoğlu, ünlü olmadan önceki fotoğrafları ile yer alıyor.
"Albüm" kısmını "Esaretin bittiği gün" başlığı İstanbul’un kurtuluşu olan 06 Ekim 1923 tarihinde çekilen fotoğraflara ayırmışlar.4 sayfalık bölümde, Cengiz Kahraman’ın koleksiyonundan alınan fotoğraflarla, İstanbul’un düşmandan kurtuluşu anlatılmış.
Askeri tarih meraklılarını ilgilendiren makale ise, Tanju Akad tarafından „Harb Tarihi“ köşesinde, „Fitilliden çakmaklıya, yivliden makinalıya bir katilin portresi: Tüfek“ başlığıyla yer alıyor. 10 sayfa boyunca, muharebe alanlarının vargeçilmezi haline gelen bu silah gelişimi, geçirdiği teknolojik evrimler ışığında, anlatılmış.
„Sosyal Tarih“ köşesinin konusu olan „Alanlı evi“, Necdet Sakaoğlu tarafından yazılan 8 sayfalık bir makalede okuyucuya sunulmuş.
Teknoloji meraklılarına hitab eden makalenin konusu, „Dünden bugüne şifre kırıcılar“, diğer bir deyişle „hacker“lar. 1903 yılında keşfedilen radyonun hack’lenmesinden, ünlü Enigma makinasına, 1980’lerde başlayan bilgisayar hacker’lerinin örgütlenmesinden, günümüz sanayi casusuğuna kadar çok geniş bir yelpazede, ele alınan konu, zevkle okunuyor.
Bu sayıda, askeri tarih meraklılarına hitap eden diğer bir yazı, “Akdeniz’in sahibi Osmanlı korsanları” ismiyle okuyuculara sunulmuş. Enis Batur’un kaleme aldığı 3 sayfalık makalede, 16. ve 17. yüzyıllarda, Akdeniz’de, Barbaros Hayreddin ile başlayan deniz hakimiyetinin, basit bir “korsanlık” eyleminden, stratejik, siyasal ve diplomatik bir egemenliğe dönüştüğü anlatılmış.
„Edito“ başlığı altında, editör Gürsel Göncü’nün yazısı, „interaktif“ kısmında, okuyuculardan gelen, e-postalar, fotoğraflar, soru ve cevaplar, Kasım ayında, gün ve gün, Dünya tarihinden seçmeler, bilmece ve çoktan seçmeli 10 soru, ajanda, gastro tarihi, kurmaca, hafıza-ı beşer, gezgin göz, isimli bir çok bölüm daha, farklı konularla okunmayı bekliyor.
„Zamanın izinde“ kısmında, bu ay, „Çin kaynaklarında Türk" başlığıyla, İsenbige Togan, „tarihten ders almak“ deyiminden yola çıkarak, Orta Asya Türk devletlerine değinmiş.
Bu ayki sayfa sayısı 116 olan derginin, satış fiyatı 12.- TL.
Her ay olduğu gibi, yine “dolu dolu“ bir dergi okunmayı bekliyor.
Kapak konusu olarak,“Osmanlılardan 12 Eylül’e devlet içindeki büyük tasfiyeler“ ele alınmış. „Bugün git yarın gelme!“ başlığı ile kapak resmi konuya ithaf edilmiş. Sinan Çuluk, Ahmet Kuyaş, Murat Toklucu, Emin Nedret İşli, kapak konusu hakkında yazan bir kaç isim.
Derginin içinde yer alan konulardan üçünü, kapağın alt kısmında tanıtmışlar.
Tüfek: Savaşların değişmez katili
Hacker’lar: Modern zaman korsanları
Divriği – Alanlı evi: Bir Türk aile mirası
Bu sayının, maalesef, en güncel konusu, kısa süre önce hayatını kaybeden Tarık Akan. Onun hayatı üzerine yazılmış “Ardından: Tarık Akan, Türkiye’nin sanatçısı (1949-2016)” başlığıyla 14 sayfada.
Geçen ay kaybettiğimiz başka bir değer, “Tarihçilerin kutbu” olan, Halil İnalcık için, Cemal Kafadar’ın yazdığı yazının, ikinci ve son bölümü bu sayıda yer alıyor.
“Uluslararası ilişkiler” bölümünde, “Devletlerarası satrancın en kullanışlı piyonları” başlığıyla, tarih boyunca, siyasi sığınmacıların devletler arası çekişmelerde kullanılması ele alınmış. Hannibal’dan, II. Beyazıt’a, İngiltere kralı II. James’den, Lenin’e kadar, bir çok tarihi ünlünün hem kendi çıkarları, hem de sığındıkları ülkelerin çıkarları için neler yaşadıkları ele alınmış.
Diğer bir güncel konu, GATA, “Gata’nın sürekli değilşen yeri ve tarihi” başlığıyla, “Tıp tarihi” köşesinde.
Bu sayıda, fotoğraflara ağırlık verilen, "Fotografik hafıza" başlıklı bölümde, geçen sayıda başlanan, "Ünlüler Resm-i geçidi" devam ediyor. Muazzez Abacı, başrolde olmak üzere, Tanju Okan, Pekinel kardeşler, Rüştü Asyalı ve Enis Fosforoğlu, ünlü olmadan önceki fotoğrafları ile yer alıyor.
"Albüm" kısmını "Esaretin bittiği gün" başlığı İstanbul’un kurtuluşu olan 06 Ekim 1923 tarihinde çekilen fotoğraflara ayırmışlar.4 sayfalık bölümde, Cengiz Kahraman’ın koleksiyonundan alınan fotoğraflarla, İstanbul’un düşmandan kurtuluşu anlatılmış.
Askeri tarih meraklılarını ilgilendiren makale ise, Tanju Akad tarafından „Harb Tarihi“ köşesinde, „Fitilliden çakmaklıya, yivliden makinalıya bir katilin portresi: Tüfek“ başlığıyla yer alıyor. 10 sayfa boyunca, muharebe alanlarının vargeçilmezi haline gelen bu silah gelişimi, geçirdiği teknolojik evrimler ışığında, anlatılmış.
„Sosyal Tarih“ köşesinin konusu olan „Alanlı evi“, Necdet Sakaoğlu tarafından yazılan 8 sayfalık bir makalede okuyucuya sunulmuş.
Teknoloji meraklılarına hitab eden makalenin konusu, „Dünden bugüne şifre kırıcılar“, diğer bir deyişle „hacker“lar. 1903 yılında keşfedilen radyonun hack’lenmesinden, ünlü Enigma makinasına, 1980’lerde başlayan bilgisayar hacker’lerinin örgütlenmesinden, günümüz sanayi casusuğuna kadar çok geniş bir yelpazede, ele alınan konu, zevkle okunuyor.
Bu sayıda, askeri tarih meraklılarına hitap eden diğer bir yazı, “Akdeniz’in sahibi Osmanlı korsanları” ismiyle okuyuculara sunulmuş. Enis Batur’un kaleme aldığı 3 sayfalık makalede, 16. ve 17. yüzyıllarda, Akdeniz’de, Barbaros Hayreddin ile başlayan deniz hakimiyetinin, basit bir “korsanlık” eyleminden, stratejik, siyasal ve diplomatik bir egemenliğe dönüştüğü anlatılmış.
„Edito“ başlığı altında, editör Gürsel Göncü’nün yazısı, „interaktif“ kısmında, okuyuculardan gelen, e-postalar, fotoğraflar, soru ve cevaplar, Kasım ayında, gün ve gün, Dünya tarihinden seçmeler, bilmece ve çoktan seçmeli 10 soru, ajanda, gastro tarihi, kurmaca, hafıza-ı beşer, gezgin göz, isimli bir çok bölüm daha, farklı konularla okunmayı bekliyor.
„Zamanın izinde“ kısmında, bu ay, „Çin kaynaklarında Türk" başlığıyla, İsenbige Togan, „tarihten ders almak“ deyiminden yola çıkarak, Orta Asya Türk devletlerine değinmiş.
Bu ayki sayfa sayısı 116 olan derginin, satış fiyatı 12.- TL.
Her ay olduğu gibi, yine “dolu dolu“ bir dergi okunmayı bekliyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder