Öne Çıkan Yayın

Günün sözü: "Fransa'ya, "Liberté, égalité, fraternité", "süvari, piyade, ve topçuluk"'dan daha az rehberlik etmiştir."

"Liberté, égalité, fraternité" özdeyişi dilimize "Özgürlük, Eşitlik, Kardeşlik" olarak çevrilebilir. Bu üçlemenin ne a...

tercüme etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
tercüme etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

28 Aralık 2016 Çarşamba

İş Bankası’nın sunduğu, „Osprey Askeri Tarih Dizisi“ bu senenin ilk yarısının sonlarına doğru, yayınına son verdi!

2016 yılı bitmeden,  arkası kesilmeyen kötü haberlere bir tane de ben eklemek zorundayım. Sanırım, çoğu okuyucu farkına varmıştır.
Duyduğumuz kadarıyla, İş Bankası’nın sunduğu, „Osprey Askeri Tarih Dizisi“ bu senenin ilk yarısının sonlarına doğru, yayınına son verdi.

Benim aldığım ve tanıttığım en son yayın, "Osmanlı deniz harekâtı / 1911 - 18" başlığını taşıyordu ve serinin 24. Kitabı olarak, Ocak 2016 tarihinde piyasaya verilmişti.
Son İstanbul Kitap Fuarı’nda, yayınevinden bir kaç kişi ile yapılan konuşmalar sonunda, serinin yayınına son verildiği bilgisini aldık. Her ne kadar yayınevi tarafından bugüne kadar, resmi bir açıklama yapılmadığından, söz konusu durum 100% kesinlik kazanmadı. (Belki de, bizim gözümüzden kaçtı.) 

Umarım devam ederler. Ya da, başka bir yayınevi serinin basımını üstlenir.
İlginizi çekebilecek diğer Osprey Askeri Tarih Dizisi haberleri:
OspreyAskeriTarihdizisi

İlginizi çekebilecek diğer yazılar:

19 Aralık 2016 Pazartesi

Günün kitabı: Hitler’i yenen adam, Mareşal Jukov / Geoffrey Roberts

Bugünkü kitap köşemizde, „Hitler’i yenen adam, Mareşal Jukov“ başlıklı kitaba yer veriyoruz.


Kalkedon Yayıncılık tarafından Şubat 2016 tarihinde piyasaya verilen kitap 432 sayfa. Tercümesi Eser ulun ve İdem Erman tarafından yapılmış. „Önsöz“ ve „Kronoloji“ kısımları haricinde, 14 ana bölüme ayrılmış.
1-Sic Transit Gloria: Mareşal Georgi Jukov’un zafer ve düşüşleri
2-Efsanevi gençlik yılları: Köylü çocuk komünist bir asker oluyor.
3-Bir askerin yaşamı: Bir kızıl komutanın eğitimi, 1922 - 1938
4-Halhin-Gol 1939: Bir generalin kanı
5-Kiev’de Savaş oyunları ve hazırlıklar, 1940
6-Yoksa felaketin baş mimarı mıydı? / Jukov ve 22 Haziran 1941
7-Stalin’in generali: Leningrad ve Moskova’yı kurtarmak, 1941
8-Zaferin mimarı mı? Stalingrad 1942
9-Na Zapad! Kursk’tan Varşova’ya 1943 – 1944
10-Kızıl fırtına Almanya’nın fethi 1945
11-Taşraya sürgün: Gözden düşme ve rehabilitasyon 1946 – 1954
12-Savunma Bakanı: Zafer ve Parodi
13-Son savaş: Tarih için mücadele 1958 – 1974
14-Zaferin mareşali
Bildiğim kadarıyla, bu eser, kitabın yazarı, Geoffrey Roberts’ın dilimize kazandırılan ilk eseri. 1952 İngiltere doğumlu Roberts, son 20 yıldır, 2. Dünya Savaşı öncesi ve esnasında Sovyet diplomasisi ve  özellikle Stalin ve Jukov konularında uzmanlaşmış bir askeri tarih yazardır. İrlanda’da ki College Cork Üniversitesi’nde, modern tarih bölümü profesörüdür. Eserleri hakkında getirilen genel eleştiri, yoğunlukla Sovyet kaynaklarını kullandığından dolayı, olaylara bakış açısında Sovyet perspektifinin ağır olduğudur.
Başlıca eserleri,
The Soviet Union and the Origins of the Second World War, 1995           (Sovyetler Birliği ve 2. Dünya Savaşı’nın nedenleri)
The Unholy Alliance: Stalin’s Pact with Hitler, 1989                                         (Uğursuz İttifak: Stalin’in Hitler’le işbirliği)
Victory at Stalingrad: The Battle That Changed History, 2002                      (Stalingrad’da zafer: Tarihi değiştiren muharebe)
Stalin’s wars: From World War to Cold War, 1939-1953, 2006                     (Stalin’in savaşları: Dünya Savaşı’ndan Soğuk Savaş’a, 1939 – 1953)
Bugün tanıttığımız, „Hitler’i yenen adam, Mareşal Jukov“, isimli kitabı da, 2012 yılında çıkan son eseridir. “Yayınevi, kitaplarını tercüme etmeye neden sondan başladı?” sorusundan yola çıkarak, diğer kitaplarını yayınlamayı, en azından şimdilik düşünmedikleri, sonucuna varabiliriz.
Kitapla ilgili küçük bir anektod: 2. Dünya Savaşı Doğu cephesine olan merakımdan dolayı, kitabın orijinali hakkında, daha önceden bilgi toplamıştım. Kalkedon Yayıncılığın kitabını ilk gördüğümde, çok sevindim; ancak, bir değişiklik olduğunu düşündüm. Kısa bir süre sonra farkına vardım ki, kitabın başlığında küçük bir değişiklik yapmışlar. 2012 yılında basılan, orijinal kitabın başlığı, “Stalin’s General: The life of Georgy Zhukov” şeklinde. Dilimize tercüme edildiğinde, bizde satılan kitabın başlığının, “Stalin’in generali Georgz Jukov’un hayatı” olmalıydı. Ancak, ya editör, ya da yayınevinin daha yüksek mevkide ki bir yöneticisi, “Stalin” isminin, satış rakamlarını düşürebileceğini düşünüp, “küçük”, ama ülkemizin koşullarında “gerekli” bir değişiklik yapmışlar. (“Rus salatasının” isminin, “Amerikan salatası” olarak değiştirildiği ülkemizde, haklılar!) Başka bir açıdan bakıldığında, daha önce de vurgulamıştım; “Hitler“ ismi satar! Ticari açıdan, kendileri için doğru bir karar vermişler. Yayınevi, kitap içindeki ilk sayfaya, “İkinci Dünya Savaşı Dizisi: 1” şeklinde bir “not” düştüğüne göre, diğer askeri tarih kitaplarını sabırsızlıkla, bekliyebiliriz.

İlginizi çekebilecek diğer yazılar:

25 Kasım 2016 Cuma

Günün kitabı: 2. Dünya Savaşı / John Keegan

"Günün kitabı" olarak bu sefer tanıtmak istediğim eser, ülkemizde, daha yeni satışa sunuldu.
Ünlü askeri tarihçi John Keegan'ın, "2. Dünya Savaşı" isimli kitabı, Say Yayınları tarafından, Samet Öksüz'ün tercümesiyle dilimize kazandırıldı. Orijinal ismi, "The Second World War" olan kitabın ilk basımı, 1989 yılında gerçekleştirilmişti.


Yayınevinin web sayfasından yaptığımız bir alıntı, kitabın içeriğini tanımamıza yardımcı oluyor: "Bu kapsamlı çalışmasında John Keegan tüm zamanların en büyük savaşını bir karmaşık ve trajik olaylar yığını olarak değil, belli bir mantıkla ele alınmış olaylar silsilesi halinde aktarıyor. İkinci Dünya Savaşı’na savaş tipleri, savaş temaları ve liderlerin siyasal hedefleri ile kararları açısından bakmamızı ve böylece yöntemli bir okuma yapmamızı sağlıyor. Her biri belli bir muharebe tipini temsil eden altı önemli savaşa odaklanıyor: Britanya hava muharebesi, Girit hava indirme muharebesi, Midway uçak gemisi muharebesi, Falaise tank muharebesi, Berlin şehir muharebesi ve Okinawa amfibi muharebesi. Öne çektiği savaş temaları ise ikmal, üretim, işgal, stratejik bombardıman, direniş ve gizli silahlar. Keegan daha sonra merceği liderlerin karşı karşıya kaldıkları stratejik ikilemlere tutuyor, aldıkları kararların savaşan insanların hayatlarını ve savaşın gidişatını nasıl etkilediğini başarıyla aydınlatıyor."

Bildiğim kadarıyla, bu kitabı, John Keegan'ın, "Savaş Sanatı Tarihi"'nden sonra, dilimize kazandırılan ikinci eseri. 623 sayfadan oluşan, "Giriş" ve "Sonuç" bölümleri haricinde, 6 ayrı bölümde, farklı cepheleri incelediği bu kitabı ile Keegan, askeri tarih ile ilgilenen herkesin kütüphanesinde bulunması gereken bir başvuru eseri yaratmıştır. (26 yıl boyunca, Britanya Kraliyet Askeri Akademisi'nde görev yaptığı gerçeğinin, bazı olayları analiz edişine etkisini unutmadan, zevkle okuyacağınız bir kitaptır!)

2. Dünya Savaşı gibi, zaman ve mekan açısından çok karmaşık ve girift bir tarih kesitini başarıyla açıklayan bu eseri, yayınlayan Say Yayınları'na ve hediye eden Bekir Becit​'e teşekkürler.

İlginizi çekebilecek diğer yazılar:

4 Temmuz 2016 Pazartesi

Günün kitabı: Yeniçeriler / Godfrey Goodwin

Bayramda, rahat okunacak bir kitap arayan üyelerimize, "Bayram kitabı" şeklinde bir başlık uydurarak... Bugün tanıtmak istediğim kitap, Godfrey Goodwin tarafından yazılmış, orijinal ismi, "the Janissaries" olan ve 1997 yılında Saqi Books isimli yayınevi piyasaya verilmiş eser.

Dilimize, Derin Türkömer tarafından tercüme edilmiş ve ilk basımı Aralık 2001 tarihinde satışa sunulmu. Benim aldığım kitap, Temmuz 2011 yılında çıkan 5. baskıya ait.


I. Murat devrinden başlayarak, Osmanlı ordusunun bel kemiğini oluşturan yeniçeri ocağını, İngiliz bir profesörün gözünden okuma fırsatı veren kitap, 305 sayfayı kapsıyor. Ancak, bunun 230 sayfası yazılı metne, geri kalanı çeşitli resim ve tabloya ayrılmış.
Kitabın "İçindekiler":

-Yeniçeri Ocağı'nın kökleri
-Devşirme düzeni
-İmparatorluğun temel direkleri
-Osmanlı ordusu
-Zafer dolu yıllar
-Büyük zafer
-Balık baştan kokar
-Gözü keskin olanın bacağı uzun olur.
-Laleler ve karmaşa
-Vaka-i Hayriye

bölümlerinden oluşuyor. Bunların yanında, önsöz, giriş, sonsöz, dipnotlar, kaynakça, dizin şeklinde, olmazsa olmaz, bölümlerde kitapta yerlerini almışlar. 

Godfrey Goodwin, aslında, sanat ve mimari tarih konularda uzmanlaşmış. Kitabı okurken, bunu göz önünde bulundurmamız gerekir. Kendisi askeri tarih konusunda bir uzman değil ve bu konuda yazdığı tek kitap.

Kariyeri boyunca, Robert Kolej ve Boğaziçi Üniversitesinde uzun seneler görev yapmış olması ve Osmanlı tarihinin farklı konularında (sosyal ve mimari) eserler vermesi, konuya yaklaşımını kolaylaştıran avantajlar.

Akıcı ve akılda kalıcı bir yazı stili olmasına rağmen, beni rahatsız eden nokta, konuyu ele alırken, kronolojik gelişme sürecine sadık kalmaması.

Askeri tarihe damgasını vurmuş bir kurumu incelerken, silah teknolojisi, askeri eğitim ve organizasyonel yapıda meydana gelen değişiklikleri, tarihsel gelişmelerin ışığında analiz etmek bir zorunluluktur. Bu analizi yaparken kronolojiyi takip etmemesinin verdiği eksiklik, kitabın ilerleyen sayfalarında kendisini giderek daha fazla belli ediyor.

Yine de, rahatça okunan bu kitap, askeri tarihe ilgi duyanların kütüphanesinde yer alması gereken bir eser. (Konuyu gündeme getiren,Burak Demirel'e ve kitabı hatırlatan Bekir Becit'e teşekkürler)
İlginizi çekebilecek diğer yazılar:

24 Haziran 2016 Cuma

Günün kitabı: Hitler'in İkinci Kitabı / Hitler

Bugün, tanıtacağım kitap, çok ünlü başka bir kitabın gölgesinde kalmıştır. "Mein Kampf" (Kavgam) eserinin yazarı Hitler tarafından yazılan, "Hitler'in ikinci kitabı", bugün bloğumuzun misafiri.

Kitap Haziran 2016 tarihinde piyasaya sunulmuş. Ben, Eylül ayı başlarında aldığıma göre, çok yeni bir yayın.

Orijinal ismi, "Zweites Buch von Hitler" (Hitler'in ikinci kitabı) olan kitap, aslında dilimize, ilk olarak 1970 yılında, İlhami Kaya tarafından tercüme edilmiş ve Altay Yayınevi tarafından okuyuculara sunulmuş.

Tercümanın, bu baskısına yazdığı önsözde belirttiği gibi, çıkan ilk kitabın kapağında yer alan, büyük bir gamalı haç ve Adolf Hitler imzası, o günlerin karışık ortamında (12 Mart dönemi) kitabın çok kısa bir süre içerisinde, toplatılmasına yol açmış.

Kitabın ikinci basımı, 2002 yılında, Mavi nokta Yayıncılık tarafından gerçekleştirilmiş.

Benim ilgimi çeken, tercüman sayın İlhami Kaya'nın, birinci ve üçüncü baskılara yazdığı iki önsözü kitabın başında okuma imkanına sahip olmamız. Kullandığı üslubun, zaman içerisinde nasıl farklılaştığını ve tercümanın, yeni nesillerin anlamalarını kolaylaştıracak yeni bir dil kullanmaya, nasıl özen gösterdiğini fark ediyorsunuz. Tahmin edilebileceği gibi, 46 yıl önce dilimize tercüme edilen kitap, bu yeni baskısı için, tekrardan gözden geçirilerek, kullanılan dil güncelleştirilmemiş.


Kitabın alt başlığı dikkatimi cezbetti: "1928 yılından bir vesika" Orijinal metnin hikayesini bilince, bu alt başlık daha anlamlı bir hale geliyor.

1928 yılında, Hitler tarafından dikte edilerek, daktilo ile yazılmış olan bu belgenin orijinali, 824 sayfadan oluşuyor. Üzerinde düzeltmeler yapılmış olmasına rağmen, hiç bir zaman basılmamış ve savaşın sonuna kadar bir kasada saklanmış. 1945 Mayıs ayında, keşfedilip, İngilizlere bir kopyası verilen metnin orijinali A.B.D.'de saklanmış.

Uzun süre, orijinalliğinden şüphe edilen eserin, Hitler'e ait olduğu, yine ona ait başka bir eserde bahsedildiği keşfedilince, kesinleşmiş ve İngilizce'ye tercümesine ve basımına izin verilmiştir.

Kitabın "İçindekiler":

-3 ayrı "Önsöz"
-Giriş
-1. bölüm: Hayat mücadelesi
-2. bölüm: Politika meselesi
-3. bölüm: Askeri kuvvetin lüzumu
-4. bölüm: Hudut-İktisat-Panavrupa
-5. bölüm: Irk, savaş ve hakimiyet
-6. bölüm: Dış politika hakkında tenkit ve teklifler
-7. bölüm: NSDAP'nın politikası
-8. bölüm: Almanya'nın siyasi durumu
-9. bölüm: Almanya'nın dış politikasının esasları
-10. bölüm: Dış politika hedefleri
-11. bölüm: Almanya ve İngiltere
-12. bölüm: Almanya ve İtalya
-13. bölüm: Güney Tirol meselesi
-İlave

Kitap toplamda, 368 sayfadan oluşuyor. Benim alış fiyatım 23.- TL.

Kafalar fazla karışmasın diye, şunu özellikle vurgulamak isterim. Bu eserin orijinalinde, Hitler tarafından yazılan önsözde, kendisi, bu eserini, "Kavgam'ın 2. cildi" olarak isimlendiriyor.

Genel hatlarıyla, Almanya'nın ve Alman milletinin "geleceğini" tanımlayan ve "hak ettikleri" bu konuma nasıl ulaşabileceklerini anlattığı bir eser. Doğal olarak, "düşmanlarla sarılmış" bir milletin, savaşarak kaybettiklerini ele geçirebileceğini vurgulayarak, barış döneminde izlenmesi gereken dış politikaya ağırlık vermiştir.

Bu arada, sözünü ettiğimiz üçüncü eser, "Masa Sohbetleri" adı verilen, orijinali Prof. Gerhard Ritter tarafından derlenmiş ve 1951 yılında, Athöneum Yayınevince basılmış, bir kitaptır. (Orijinali, "Tischgespräche im Führerhauptquartier 1941-1942" Picker, Henry ve Gerhard Ritter /1951).Adından da anlaşılacağı gibi, Hitler'in akşam yemeklerinde, yaptığı konuşmaların derlenmesinden oluşan bir eserdir.
"Table Talk" adı altında, İnternette bulunabilirsiniz.
Hitler's TableTalk.pdf
İlgilenenenlere, fazlasıyla Hitler...

İlginizi çekebilecek diğer yazılar:
Kavgam

4 Nisan 2016 Pazartesi

Günün kitabı: Birinci Dünya Savaşı'nda Almanya / Erich von Falkenhayn

Bugünkü kitap köşemizde, „Birinci Dünya Savaşı'nda Almanya / Erich von Falkenhayn“ başlıklı kitaba yer veriyoruz.
İz Yayıncılık tarafından 2012 yılında piyasaya verilen kitap 216 sayfa. Kitabın ilk tercümesini, ülkemizde modern askeri tarih öncüsü olarak kabul edilen, Kurmay Albay Bursalı Mehmet Nihat tarafından gerçekleştirmiş. (Maalesef, tarihi hakkında herhangi bir bilgi yok.) Yayına hazırlayan Faruk Yılmaz, "sunuş" kısmında, Osmanlıca'dan Türkçe'ye ikinci bir tercüme yapmanın gerektiğini özellikle vurguluyor ki, şahsen ben, bilhassa genç nesiller açısından bunu kaçınılmaz görüyorum.
(Gerek Faruk Yılmaz, gerekse orijinal eserleri "derleme ve sadeleştirme" konusunu şu yazıda değinmiştik:

Faruk Yılmaz ve sadeleştirme!

Kitabın orijinali, "die Oberste Heeresleitung: 1914-1916 in İhren wichtigsten Entschliessungen" (Genelkurmay Başkanlığı: 1914-1916 yılları arasında verilen en önemli kararlar çerçevesinde!) başlığıyla, 1920 yılında basılmış. İçinde, maalesef, Türkçe tercümesinde yer almayan 12 adet harita var. İlgilenenler için linki:
"Falkenhayn'ın anıları" kitabının Almanca orijinali

Kitapta yer alan beklenmedik sürpriz bilgi ise, ülkemizin ilk modern askeri tarihçisi, "Bursalı Mehmet Nihat bey" hakkında ki bölüm. 1886-1928 yılları arasında yaşayan Mehmet Nihat bey, ülkemizde, ilk defa bilimsel metotlarla askeri tarih araştırmaları yaparak, kısa hayatına bir çok eser sığdırmıştır. (Şahsı ve eserlerine, ayrı bir yazıda değinmek gerekir!)

Kitapta, "Bursalı Mehmet Nihat bey", „Sunuş", "Mütercimin Önsözü“ ve „Erich von Falkenhayn kimdir?“ kısımları haricinde, 9 ana bölüm var.

-1914-1916 yıllarında Alman ordusu başkomutanlığı kararları
-1914 Eylül ortalarında durum
-İzer ve Luç çarpışmaları
-1914-1915 arası dönem
-Gorlice-Tarnow yarması ve sonuçları
-1914 yazında Rusya'ya karşı harekât ve denizaltı savaşının ertelenmesi
-1916 sonbaharında Batıda yarma teşebbüsü ve Sırbistan seferi
-1915 sonu ve 1916 başı
-1916 çarpışması

Kitabın sonunda yer alan, "Ek" bölümünde, "Kuvvetlerin mukayesesi" adı altında, Doğu ve Batı cephelerinde savaşan Alman - Rus ve Avusturya/Macaristan kuvvetlerinin dökümü yapılmış. Batı cephesi dökümünde, tablonun başına, "Almanlar" ve "Düşmanlar" tanımlamalarını eklemeyi unutmuşlar.

Kitabın tercümesi ve sunumunda benim gözüme tek çarpan eksiklik, orijinal eserde yer alan krokilere ve son sayfalarında yer alan haritalara yer verilmemesi. Daha önce, başka tercüme edilmiş eserler içinde yazmıştım, askeri tarih incelemelerinin "olmazsa olmazı" görsel malzemelerdir. Stratejik ve taktik bazda alınan kararları ve muharebelerle, savaşın gelişimini izleyebilmenin birincil koşulu budur.

İlgilenen arkadaşlar için, orijinal kitabın taranmış halini bulabileceğiniz linki ekliyorum. Kitabın sonunda 7 harita var. Bölümlerin arasına eklenmiş 5 haritanın/krokinin sayfa sayılarını da "İçindekiler" (İnhaltsverzeichnis) kısmının son sayfasında bulabilirsiniz.

"Falkenhayn'ın anıları" kitabının orijinal taraması

İlginizi çekebilecek diğer yazılar:

30 Mart 2016 Çarşamba

Günün kitabı: Hitler'in sığınağından Pentagon'a Gehlen / Fremde Heere Ost / CIA

Bugün tanıtmak istediğim kitap, İleri yayınları tarafından 2005 yılında piyasaya verilmiş. 339 sayfalık bir biyografi tercümesi. Orijinali, 1971 yılında, "der Dienst: Erinnerungen 1942-1971" (Görev: Hatıralar 1942-1971) adı altında, Hase ve Köhler yayınevi tarafından basılmış 424 sayfalık bir kitap. (Tercümenin, hiç bir yerinde, orijinal  hakkında bir bilgi bulamadım ki, bence bir eksiklik!)

1902 doğumlu Gehlen, Alman ordusunda, cephe gerisinde, çeşitli bölümlerde çalıştıktan sonra, 1942 Mayıs'ında, o güne kadar, casusluk faaliyetleri hakkında hiç bir bilgisi olmamasına rağmen, FHO isimli birimin başkanlığına atanmıştır. Hiç yabancı dil bilmez ve daha da ilginci ,o güne kadar Doğu cephesi ve Sovyetler Birliği ile Sovyet ordusu hakkında hiç bir faaliyette görev almamıştır.

Fremde Heere Ost, Nazi Almanya'sının, 2. Dünya Savaşı öncesinde ve esnasında, Doğu cephesinde faaliyet gösteren, istihbarat örgütüdür.

Kuruluşu, 1. Dünya Savaşı dönemine rastlar. İlk kurulduğunda, "Abteilung Fremde Heere" (Yabancı Ordular Bölümü) adı altında, düşman ordularının durumu ve faaliyetleri hakkında bilgi toplamakla görevli küçük bir birimdi.

Savaş sonunda imzalanan, Versay anlaşmasına bağlı olarak, kapatıldı. Ancak, küçük bir birim, "Heerestatistische Abteliung" (ordu istatistik birimi) adı altında, önce, orduya, sonra da Savunma Bakanlığına bağlı olarak çalışmaya devam etti.

1931 yılında, "Fremde Heere" ismini tekrardan alan, örgüt, 7 yıl sonra, "Fremde Heere West" ve "Fremde Heere Ost" olarak ikiye ayrıldı. (Batı ve Doğu Düşman Orduları ayrımı!)

Büyük Frederick zamanından beri, Prusya/Alman ordularının en büyük iki zaafı, istihbarat ve lojistik olmuştur. 1. Dünya Savaşı öncesinde, kurulan "ordu istihbarat örgütü" ile bu zaaf aşılmaya çalışılsa da, hiç bir zaman, önemli bir başarı elde edilememiştir.

2. Dünya Savaşı esnasında, bunun en önemli nedenleri arasında, Hitler'in, "kötü haberler duymama isteği(!)" yatıyordu. Bilhassa, Gehlen yönetiminde, Doğu cephesinde, az da olsa, bazı istibarat  başarıları elde edildiyse de, çoğu "yanlış veya gereksiz" veri olarak kabul edilip, değerlendirilmemiştir bile.

Gehlen, 1942-1945 yılları arasında, FHO birimini yönettirken, sadece bir asker olarak değil, inanmış bir "anti-komünist" olarak görev yapmıştır. FHO, Nazi Almanya'sında, başarısız bir birim olarak kabul edilse de (bazı açılardan doğrudur!) Gehlen hem kendi çabaları, hemde seçtiği elemanlarla, geleceğin istihbarat örgütünün temelini atmıştır.



Savaşın sonunda, A.B.D. ordusuna teslim olurken, en önemli hedefi, komünizme mücadelesine, devam etmekti. Savaş sonrasında, Amerikan istihbarat örgütü SOE (Special Operations Executive), biçim değiştirip, CİA adını alırken, Gehlen'in tecrübelerinden çok yararlanılmıştır.

Nisan 1956 tarihinde BND (Bundesnachrichtendienst / Alman Haberama Teşkilatı) kurulana kadar, Almanya'da, Doğu Bloğu'nun casusluk faaliyetlerine karşı görev yapacak olan ve kendi adını taşıyan Gehlen Organizasyonu'nu kurmuştur.

Yaptığım araştırmalarda, dilimize ilk tercüme ve baskının, Berikan yayınevi tarafından 2001 yılına ait olduğunu gördüm. (2004'de bir tekrar baskısı olmuş!)

İleri yayınları, kitabın başına, kontrgerilla konusunda araştırmaları olan, emekli kurmay yarbay Talat Turhan'ın 15 sayfalık bir önsözünü eklemiş ki, bence, kitapta yazılanları anlamak açısından çok faydalı bir başlangıç yazısı.

Ayrıca, konu hakkında, 1999 yılında, Sorun yayınları tarafından basılan ve Mary Ellen Reese tarafndan yazılan, "General Reinhard Gehlen / CİA bağlantısı" isimli bir kitap daha olduğunu saptadım. Bilgisi olan veya kitabı okuyan varsa, kısa bir sunuş yapabilir.
İlginizi çekebilecek diğer yazılar:

10 Mart 2016 Perşembe

Günün kitabı: Weimar Cumhuriyeti'nin kısa tarihi / Colin Storer

Bugün tanıtacağım kitap, İletişim yayınlarından çıkan, "Weimar Cumhuriyet'inin kısa tarihi" ismini taşıyor. Sedef Özge, yayınevinin tarih dizisinin, 98. kitabını, tercüme etmiş.

Colin Storer tarafından yazılmış olan kitabın orjinali, "A short history of Weimar Republic" ismiyle, 2013 yılında, "I.B. Tauris & Co.Ltd." yayınevi tarafından piyasaya sunulmuş. Bu açından bakıldığında, ülkemizde yayınlanan tercüme kitaplar arasında, oldukca güncel bir yayın olarak yer alıyor.



Kendi içinde, "giriş" ve "sonuç" hariç, 6 ana bölüme ayrılmış.

1. bölüm, Kriz yılları (1918-1923)

2. bölüm, Ilımlaştırma mücadelesi:Weimar'ın siyasi kültürü

3. bölüm, Muazzam emflasyon ve Weimar ekonomisi

4. bölüm, Revizyonizm ve istikrar arayışı;Weimar'ın dış politikası

5. bölüm, Weimar toplumu ve kültürü

6. bölüm, Kriz ve çöküş (1929-1933)

Ayrıca, 3 adet ek ve bir "okuma listesi" var.

Colin Storer, doktora tezini verdiği, Nottingham üniversitesinde tarih dersleri vermekte ve kitabın başlığından da anlaşılacağı üzere, Alman tarihinin, "Weimar Cumhuriyeti dönemi" üzerine uzmanlaşmış. Aynı yayınevinden çıkan, "Britain and the Weimar Republic" isimli bir kitabı daha var.

Ülkemizde, çok az bilinen bu dönem, aslında, Nazileri, iktidara getiren, sosyo-ekonomik ve politik çalkantılar açısından çok önemlidir. Bu dönemde, Alman toplumunda yaşananları öğrenmeden, Nazilerin, Almanya'ya neden ve nasıl hakim olduklarını anlamak zordur.

1. Dünya Savaşı'ndan, 2. Dünya Savaşı'na kadar geçen süre içerisinde ki, 21 yıl, aslında, 2 ana bölüme ayrılabilir.

1918-1933:Weimar Cumhuriyeti

ve

1933-1945 Nazi Almanya'sı

Yazar, birbirinin içine geçmiş, bu iki dönemi, savaşın son yılı olan 1918'den başlayarak, siyasal, kültürel, ekonomik ve politik açılardan, çok başarılı bir biçimde ele almış.

Daha da önemlisi, bu kadar geniş bir yelpazede gelişen ve birbirini karşılıklı etkileyen olayları, iyi bir analizle yorumlamış. Okuyucu açısından, en önemlisi, herkesin kolaylıkla anlayabileceği ve sıkılmadan okuyabileceği bir dilde yazıya dökmüş.

2. Dünya Savaşı'nda giden yolda, Alman toplumunda yaşananları öğrenmek isteyenler için, çok güzel bir başucu kitabı.

Rahatlıkla okunan, bazı bölümleri, farklı zamanlarda, tekrar tekrar okuyacağınız bir eser.



Bugüne kadar ki yayınları ile kütüphanelerimizi zenginleştiren İletişim yayınlarından, Sedef Özge'nin güzel tercümesi ile kaçırılmaması gereken bir eser.

260 sayfalık kitabın, satış fiyatı 20.-TL.

29 Şubat 2016 Pazartesi

Günün kitabı: Stalingrad 1942 / Osprey / İş Bankası askeri tarih dizisi!

Bugün tanıtmak istediğim kitap, Peter Antill tarafından yazılan ve resimlerin Peter Dennis tarafından çizildiği, Osprey yayıncılığın "Harekâtlar" serisinin, 184. kitabı. (Şaka değil, bundan önce, 183 adet kitap daha basmışlar, hem de tek bir seri de! Gel de kıskanma. Neyse konumuza dönelim..)
Kitabın ismi: Stalingrad 1942!
Aslında, değil askeri tarihi biraz 20. yüzyıl tarihi ile ilgilenen birisi bile, 2. Dünya Savaşı Stalingrad muharebesi (şehir çatışmaları) hakkında bilgi sahibidir.
Wehrmacht'ın, 22 Haziran 1942 tarihinde, Mavi harekâtı'nı (Operation Blau) başlatmasından, neredeyse 2 ay sonra, 23 Ağustos günü, ilk Alman birlikleri, Stalingrad şehrine ulaşır. 19 Kasım tarihinde Uranüs harekâtı ile karşı saldırıya geçen Sovyet orduları, 3 gün gibi kısa bir sürede, Stalingrad şehrini ele geçirmek için, korkunç bir şehir çatışmasının içinde olan, 6. Orduyu kuşatır.
Kuşatmayı yararak, geri çekilmesi, Hitler tarafından yasaklanan, 6. Ordu'yu kurtarmak için, bir kaç karşı saldırı düzenleyen Alman birlikleri, başarısız olurlar. Luftwaffe'nin havadan desteği yetersiz kalır. Gittikçe azalan cephane, mühimmat ve gıda malzemelerini tüketen Mareşal Paulus, 2 Şubat 1943 tarihinde, teslim olur.
Çoğu tarihçi tarafından, 2. Dünya Savaşı'nın dönüm noktası olarak kabul edilen, bu şehir muharebesini anlatan kitabın orijinali,  2007 yılında basıldı.
Bu sene, İş Bankası yayınları tarafından, "Osprey askeri tarih dizisi" başlığındaki seriden, Cem Demirkan tarafından dilimize çevrilmiş ve 2015 yılında piyasaya sunulmuş.
Artık bir klasik haline gelen, bu yayınevinin, bu serisinde ki kitaplar, aynı sistem içinde tek bir muharebeyi, bazen adı üstünde, kampanyaları (Barbarossa Harekâtı gibi) ele alıyor.
Kitapların içinde ki alt bölümler, sıralamalar, analizler ve kullanılan haritalar aynı tipte.
Klasik, Osprey formasyonu içerisinde hazırlanmış olan kitabın, "İçindekiler" kısmı:

-Giriş 
-Kronoloji
-Hasım komutanlar
-Hasım kuvvetler
-Muharebe cetvelleri
-Hasımların planları
-Sefer
-Sonuç
-Günümüzde muharebe alanı
-Kaynakça
-Dizin
bölümlerinden oluşuyor.

96 sayfalık kitabın fiyatı 22.-TL. Konuya ilk defa giriş yapanlar için ideal, geriye kalan meraklıları için, "Her zaman öğrenilecek bir şeyler vardır!"

İlginizi çekebilecek diğer yazılar:

20 Ocak 2016 Çarşamba

Günün kitabı: Moskova - Stalingrad - Berlin / Theodor Plivier


Bugün tanıtmak istediğim, diğer bir üçleme, Alman yazar Theodor Plivier'ın yazdığı, bir "belgesel"-roman dizisidir.

Yazar, Moskova - Stalingrad - Berlin üçlemesi ile, 2. Dünya Savaşı'nda, Doğu cephesinin en ünlü üç şehir muharebesini anlatmıştır.


Yazar, 1.Dünya Savaşı’nda Alman donanmasının „SMS Wolf“ isimli korsan gemisinde mecburi tayfalık yaptı. Söz konusu gemi, kendi sınıfında, Alman Deniz Kuvvetleri'nin en başarılısıdır. 400 gün boyunca, hiç bir limana uğramadan, sadece batırdığı düşman gemilerinden ele geçirdiği erzak ve malzemeyle, neredeyse tüm Dünya denizlerini dolaşarak, Almanya’ya geri dönmeyi başarmıştır.
„Büyük Savaş“ sonrası, yazarlığa başlayan Plivier, her iki savaş sonrasında yazdığı eserlerde, savaş karşıtlığını ve ulusal suçluluk kavramını işleyen ilk Alman yazarlarındandır.
Nazilerin iktidara gelmesinden sonra, eşiyle birlikte, Sovyetler Birliği’ne iltica eden yazar, savaş sonrasında, özellikle, Stalingrad’da esir düşmüş bir çok Alman subayı ve askeri ile konuşarak, „Stalingrad“ isimli eserine, neredeyse belgesel bir nitelik kazandırmıştır. 1945 yılının ikinci yarısında Almanca baskısı gerçekleştirilen kitap sayesinde, Alman halkı, ilk defa, Stalingrad yenilgisinin ayrıntıları hakkında gerçekçi bir bakış açısına kavuşmuştur.


2. Dünya Savaşı hakkında ki eserlerinin orijinal ve Türkçe tercümelerinin basım tarihleri şöyle:
Stalingrad       (1945 - 1978),
Moskau           (1952 - 1977),
Berlin              (1954 - 1978).
Tercümeleri, Semih Yazıcıoğlu tarafından yapılmış olan kitaplar, ortalama olarak 400 sayfalık eserlerdir. Günümüzde, sahaflarda kolaylıkla bulunabilen, uygun fiyatlı bir üçlemedir. Rahat okunan, bu akıcı kitapları tavsiye ederim.

29 Kasım 2015 Pazar

Günün kitabı: Irak Seferi ve Esaret / Charles V.F. Townshend


Bugün tanıtmak istediğim kitabın adı, “Irak Seferi ve Esaret”, yazarı İngiliz komutan Charles V.F. Townshend. Kitap, Yeditepe Yayınevi’nin „Anı dizisi“ serisinde basılmış.

Osmanlı Ordusunun, 1. Dünya Savaşı'nda kazandığı iki büyük zafer vardır. Birincisi Çanakkale zaferi, diğeri ise, Kütü'l-Amare kuşatmasıdır. Çanakkale zaferini çok kişi bilir. Ancak Kütü'l Amare zaferi, maalesef, karanlıkta kalmıştır.

İngilizler “Mezopotamya Seferi” adı verdikleri Irak cephesinde, Osmanlı'ya karşı birçok muharebede üstünlük elde etmiş olmalarına rağmen, en son yapmış oldukları Selmanipak taarruzuyla birlikte zor duruma düşmüş ve Kütü'l Amare kuşatmasıyla birlikte de büyük bir mağlubiyet yaşamışlardır.
1. Dünya Savaşı'nın başında, İngiliz ordusu, Osmanlı İmparatorluğunun savaş ilanından hemen sonra, Kasım 1914'te Basra'yı işgal etti.
Bu, tabii ki, İngiliz Genelkurmay'ı tarafından önceden hazırlanmış "olası harekâtlardan" birisiydi ve başlıca 2 amacı vardı.
Birisi, her geçen gün, ekonomide ve savaş araçlarının (bilhassa, savaş gemilerinin!) kullanımında hayati bir önem kazanan, petrolün, ana kaynaklarından birisi olan Orta Doğu petrollerini ele geçirmek, diğeri ise,  İngiliz İmparatorluğunun mücevheri konumunda ki, Hindistan yolunun denetimini garanti altına almaktı.
1915'te Tümgeneral Townshend komutasındaki 6. Hint Tümeni, planın geri kalanını tamamlamak üzere Mezopotamya Seferi'ni başlattı. Amaç Selmanıpâk üzerinden Bağdat'a ilerleyerek bölgenin hâkimiyetini kısa sürede ele geçirmekti.
İlk çatışma ve muharebelerden, kendi beklentilerinden daha fazla başarı elde ederek, hızlı bir biçimde ilerleyen İngiliz ordusu, Selmanıpâk yakınlarında mevzilenen 6. Ordu karşısında yenilgiye uğradı ve  Kût-ül-amare'ye çekilmek zorunda kaldı.
Altıncı Ordunun komutanı Goltz Paşa idi. Ancak, Batı İran’da ki gelişmeler nedeniyle, sık sık komutayı Nureddin Paşa'ya bırakmaktaydı. Geri çekilen İngilizleri takip etmekte geç kalan, Nureddin Paşa’nın yerine Enver Paşa’nın akrabası olan Halil paşa atandı.
Kuşatma esnasında, İngilizlerin yolladığı bir çok destek kuvvetini mağlup etmeyi becerdi. Özellikle, su ve yiyecek sıkıntısı çeken, kuşatılmış İngiliz ordusu 29 Nisan 1916'da teslim oldu.
Osmanlı Devleti'nin, Çanakkale'nin yanı sıra, İngiliz ordusunu yenilgiye uğrattığı ikinci cephe Kût-ül-Amare oldu.
General Townshend, orijinal ismi, "My campaign in Mesopotamia" olan bu kitabı, 1920 yılında yayımlayarak, mağlubiyetini ve İstanbul’da geçirdiği esaret hayatını, belgeledi.
1921'de Askerî Tarih Encümeni tarafından notlandırılarak Türkçeye çevrilmiş olan kitabın , Yeditepe Yayınları'ndan çıkan 2007 baskısı, 696 sayfa ve fiyatı da 22,50 TL.

Bu arada, 2012 yılında, İş Bankası Kültür Yayınları Anı dizisinde, yeni bir baskısı daha çıktı.

Başlığı  biraz değiştirmişler.

Mezopotamya Seferim: Kurna, Kütülamare ve Selmanıpak Muharebeleri

Kitabın sayfa sayısı artarak, 736 sayfaya çıkmış. Fiyatı 24.- TL.

Not: İş Bankası Kültür Yayınları’nda çıkan eser, doğrudan, İngilizce’den tercüme edilmiş.

Bir gün birisi, okursa, bir yorum ekler, umarım.

7 Mayıs 2015 Perşembe

Günün kitabı: Marne 1914 / Osprey / İş Bankası askeri tarih dizisi

İş Bankası Osprey tarih dizisinden “Marne 1914” isimli kitap, Kahraman Şakul'un tercümesi ile bu yılın Nisan ayında piyasaya verilmiş. Orijinali 2010 yılında basılan kitap, Fransız askeri tarihi uzmanı Ian Summer tarafından hazırlanmış, Graham Turner çizimleri ile donatılmış. Bazı tarihçiler tarafından, “1. Dünya Savaşı’nı şekillendiren”  muharebe olarak değerlendirilen, 1.Marne muharebesi hakkında, okunması gereken bir kitap.

Kitap, doğal olarak, ünlü, “Schlieffen Planı”’nı da irdelediğinden, askeri tarih meraklılarının kaçırmaması gerekir.
İçindekiler:

-Açılış hamleleri

-Kronoloji

-Hasım komutanlar

-Hasım kuvvetler

-Muharebe cetvelleri

-Hasımların planları

-Marne meydan muharebesi

-Muharebenin ardından

-Muharebe meydanının bugünkü hali

-Kaynakça

-Dizin

İş Bankası’nın Osprey tarih dizisinden çıkan 20. kitap olarak,96 sayfalık içeriği, fotoğrafları, üç boyutluya yakın, açıklamalı çok sayıda haritası ile belli bir seviyenin altına inmeyen, klasik bir Osprey kitabı.
Kitap, 1. Dünya Savaşı’nın 100. yılını anma kutlamaları bağlamında, 2014 yılında, hele, Eylül 2014 tarihinde piyasaya verilseydi, çok anlamlı olurdu. (“Bulmuş, bunuyor”, gibi oldu!)

Kişisel olarak, Graham Turner benim favori çizerim değildir, ama, kalitesi ile kendisini kabule ettirmiş bir çizeri eleştirmek bana düşmez. Kahraman hocamızın, ünvânı belli, tercüme için teşekkürler, ancak, benim, “daha fazla öz-Türkçe” kelimeler takıntım, devam ediyor.
OspreyAskeriTarihdizisi
Gününkitabı