Öne Çıkan Yayın

Günün sözü: "Fransa'ya, "Liberté, égalité, fraternité", "süvari, piyade, ve topçuluk"'dan daha az rehberlik etmiştir."

"Liberté, égalité, fraternité" özdeyişi dilimize "Özgürlük, Eşitlik, Kardeşlik" olarak çevrilebilir. Bu üçlemenin ne a...

13 Mart 2014 Perşembe

1940 Batı seferi / Fall gelb / Manstein versiyonu!

1940 Batı seferi için hazırlanan plan, Manstein tarafından yapılan öneriler sonucu şu hale geliyor:



Planın 29 kere değiştirildiği yazılır. Son versiyonun şekillendirilmesinde, şans büyük rol oynuyor. 

10 Ocak 1940 tarihinde, Münster'de yapılacak Genelkurmay toplantısına katılmak üzere, Messerschmidt Bf 108 uçağıyla Köln'den yola çıkan Binbaşı Helmut Reinberger ve binbaşı Erich Hönman kötü hava koşulları nedeniyle Belçika'ya zorunlu iniş yaparlar. Bu iki subay, planları yakamadan, Belçika jandarmaları tarafından yakalanırlar. 

Müttefik genelkurmayının,  "Plan Sarı"' dökümanlarını ele geçirmesine rağmen, Alman Kara Kuvvetleri Komutanlığı, yeni bir plan hazırlamaz. Ayrıca, Manstein'ın önerdiği, Ardenler bölgesi üzerinden, zırhlı birliklerle saldırı planını da, "gerçekleştirilmesi olanaksız" diyerek kabul etmez.

Manstein, Rundstedt'in desteğiyle de, OKH planının değiştirmek için, fazla üsteleyince, başka bir birliğin komutasına atanma bahanesiyle, uzaklaştırılır. Ancak, emrindeki bir subayın, Hitler'in emir eri ile görüşmesi sonucunda, kendi planını, bizzat Hitler'e sunma fırsatı yakalar. 

Sonrasını biliyoruz. "Sichelschnitt" planının doğuşu ve 1940 Batı/Fransa seferi.. 

Kısacası, Alman Genelkurmayının da çekişme, eski ve yeni nesil mücadelesi, Hitler'in eski nesil Prusyalı subay kitlesini zayıflatma çabaları ve şans faktörü. Bu durumda, Manstein'a hava koşulları ve Müttefikler yardımcı olmuş.

10 Mart 2014 Pazartesi

Günün belgeseli: Alman "ZDF-İnfo" kanalında yayınlanan "Hitler'in Savaşçıları" isimli belgeselin üçüncü bölümü!

Alman "ZDF-İnfo" kanalında yayınlanan "Hitler'in Savaşçıları" başlıklı 6 bölümlük ve ilk defa 1998 yılında yayınlanan belgeselin üçüncü bölümünü ekliyorum.

Hazırlayıcısı, Guido Knopp isimli 1980'lerden itibaren devlet kanalı olan ZDF için çalışan bir tarihçi-gazetecidir. Öncesinde "Frankfurter Allgemeine Zeitung" ve "Welt am Sonntag" gazetelerinde (ortanın sağı olarak nitelendirebileceğimiz) çalışmıştır. Devletten aldığı destekle özellikle Nasyonal Sosyalizm tarihi üzerinde uzmanlaşmış çok üretici bir yazardır.


Kitapları ve bunlardan üretilen belgeselleri çok geniş kaynaklara dayanır ve anlatımı/sunumu akıcı ve kolay anlaşılır bir tarza sahiptir. Diğer bir deyişle, Almanya'da popüler tarih yaratıcıları arasında en ön sıralarda yer alır. Belgesellerinde ki sorun, her ne kadar bir kaç bölümden oluşsa da, neredeyse 30 yıla yakın bir dönemi anlatırken doğal olarak oluşan bilgi patlaması ve dönemsel atlamalardır. Bir nevi bilgilerin kısıtlı zaman dilimine sıkıştırılması sonucu oluşan bir bombardıman ve bunun sonucu seyirci de kopmalar yaşanır. Bundan dolayı, kitaplarını okumak daha verimlidir.

Bugün 6 bölümlük belgeselin üçüncü kısmını size sunuyorum. 
Aşağıda "youtube"'da bulduğum 
İngilizce versiyonun linkini ekliyorum.

Hitler'in Savaşçıları / Paulus / Guido Knopp / İngilizce / Bölüm 3

Belgeseli takip edenler, Knopp'un ele aldığı karakterlerin analizini sosyal, ekonomik ve politik etkileşimler ışığında yaptığını göreceklerdir.

"Devlet kanalı" olan ZDF için çalıştığı gerçeğini hiç bir zaman unutmayalım. "Resmi kaynaklara" dayalı bir popüler tarihçilik yapmak zorunda kalmış, "Holocaust", savaş öncesi uluslararası politika, 2 savaş arası dönemde ki ideolojik çatışmanın Avrupa siyasetine ve Alman iç politikasına etkileri, 1. Dünya Savaşı'nın mirası gibi konulara belirli bakış açılarından yaklaşmıştır. Yine de çok verimli ve seyretmesi/okuması her zaman öğretici bir tarihçi/gazetecidir.

Dilimize 2 kitabı tercüme edilmiştir. Daha önce tanıtmıştım. Her iki kitabın tercümesi güzeldir. Fiyatları uygundur. Baskı kalitesi ülkemiz koşullarındadır.


Diğer bölümlere bu linkden ulaşabilirsiniz:
https://savasvetarih.blogspot.de/search/label/Guido%20Knopp

7 Mart 2014 Cuma

Last victory in Russia / The SS-Panzerkorps and Manstein's Kharkov Counteroffensive / February-March 1943 - Rusya'da ki son zafer / SS- Tank kolordusu ve Manstein'ın Harkov'da ki karşı saldırısı / Şubat -Mart 1943 - George M. Nipe

Bu aralar, George M. Nipe'ın "Last victory in Russia / The SS-Panzerkorps and Manstein's Kharkov Counteroffensive / February-March 1943" isimli kitabını okuyorum. Türkçemize "Rusya'da ki son zafer / SS- Tank kolordusu ve Manstein'ın Harkov'da ki karşı saldırısı / Şubat -Mart 1943" olarak tercüme edebileceğimiz kitap, İngilizce bilen herkese tavsiye edebileceğim bir eser.
Yazar kitabın başında, sadece, bu operasyon üzerine odaklanmış İngilizce bir yayın bulmanın çok zor olduğunu belirtmiş. (Yayınlandığı tarihleri göz önüne alarak ki, bu da, 2000 yılı oluyor.) Türkçemize tercüme edilmiş bir eser, bildiğim kadarıyla yok. Diğer taraftan, 2. Dünya Savaşı'nın Doğu cephesinde ki kısa süreli bir operasyon zaten herkesin ilgisini çekmez.

368 sayfalık kitap, 17 bölümden oluşuyor. Yazarın geçmişi hakkında kitapta kısa da olsa bir bilgi olmaması ilginç, daha da doğrusu, bir eksiklik. Her ne kadar, operasyonel düzeyde savaş tarihi yazımı çok yoruma açık değildir. Ele alınan, operasyonun sonucu belli olduğundan, kazanan veya kaybeden hakkında "taraflı" yorum yapmak, çok kolay göze çarpacağından, kaçınılan bir durumdur. Yine de, yazarın geçmişi bize ele aldığı konuya yaklaşımı hakkında daha ayrıntılı bir bilgi vereceğinden, kitap içinde ki bazı yorumlarını daha iyi anlamamızı sağlardı.

Üçüncü Harkov muharebesi olarak anılan bu harekât, Nazi Almanyası ordusunun (Wehrmacht) Güney ordular Grubuna dahil olan, SS Tank kolordusu, 1. Tank ordusu ve 4. Tank ordusunun koordineli karşı saldırısını sonucunda, Nazi Almanyası'nın zaferi ile sonuçlanmıştır.

Yazar, kitabın başlığından da anlaşılabileceği gibi, bu harekâtın, sadece, SS Tank kolordusu ile ilgili kısmını anlatmaktadır. Bir tarih kitabı olduğundan dolayı, en önemli kısmı, kendisine kaynak olarak seçtiği kitaplar ve belgeler.

A.B.D. milli arşivlerinde yer alan, Alman ordusuna ait kayıtlar, Waffen-SS ve Wehrmacht'da görev yapmış askerlerin otobiyografileri ve biyografileri ve 2. Dünya Savaşı Doğu cephesi (Eastern front) hakkında yazılmış diğer kitaplar kullandığı kaynaklar. Buradan da anlaşılacağı gibi, ağırlık daha çok Alman kaynaklarında. "Kaynaklar" bölümünde yaptığım araştırma sonucunda, hata yapmadıysam, sadece 2 adet Sovyet general tarafından yazılmış kitabı kullanmış. Diğer bir deyişle, harekâtı ağırlıklı olarak, Alman kaynaklarına dayanarak anlatıyor. Ancak, bundan, "taraflı" bir yaklaşım gösterdiği anlaşılmamalı.

Kitabın adından da anlaşıldığı gibi, Üçüncü Harkov muharebesinde, Waffen-SS birliklerinin mücadelesini anlattığı bir kitapta, yazarın onlara odaklanması gayet doğal, ancak, bazı yerlerde, gerek komutanları gerekse askerleri övme konusunda fazla tekrara kaçtığı da göze çarpıyor.

Harekâtın gelişimini anlatırken, hangi birliklerin hangi günlerde, nereden nereye ilerlediği ve hangi Kızıl Ordu birlikleri ile nerelerde çarpıştığı, gibi bilgiler kaçınılmazdır. Bu tip enformasyon, uzun süre okunduğunda doğal olarak sıkıcı gelmeye başlar Buna, harita eksikliğini de ekleyince, kitapta zor okunan bazı bölümler oluşmuş.
Kitaba alınan haritalar üzerinde ki önemli bilgilerin bazıları, orijinalde renkli kalemlerle yazılmış. Ancak, kitapta siyah/beyaz basıldıklarından dolayı, yetersiz kalıyorlar.

Yazar, birliklerin çatışması esnasında, her iki tarafın gerek asker gerekse silah açısından artı ve eksilerini çok gerçekci bir biçimde değerlendirmiş. Sovyet komuta kademesinin, Stalingrad kuşatmasının başarıyla sonuçlanmasından sonra, bilhassa, güney cephesinde durmadan geri çekilmek zorunda kalan Alman birlikleri karşısında kazandıkları öz güveni vurgulayor. Zamanla, bu özgüvenin, nasıl kendine aşırı güvene döndüğünü ve Manstein'ın bunu nasıl Kızıl Ordu'ya karşı kullandığını anlatıyor.

Kızıl Ordu'nun asker sayısında ki üstünlüğünü, tank ve toplarının hem sayı hem de kalite açısından üstünlüğü ile pekiştirdiğini defalarca dile getiriyor. T-34 tankına cevap olarak alel acele cepheye sürülen, tank avcılarının, ünlü Tiger tanklarından daha fazla işe yaradığını anlatıyor. Güney Ukrayna'da ki kötü ve yetersiz yollarla, Tiger tankının ağırlığını çekemeyen köprülerin, bu tankın harekâtlarda yetersiz kalmasının temel nedenleri olduğunu vurguluyor.

Ayrıca, Waffen-SS askerlerinin otobiyografilerinden yaptığı alıntılar, sıradan askerin katlanmak zorunda olduğu iklim, yol, beslenme ve barınma zorluklarını çok iyi anlatmış.

Genelde, orta düzeyde İngilizce bilen ve konuya ilgi duyan herkese tavsiye edebileceğim, akıcı bir kitap...

4 Mart 2014 Salı

"Atlas Tarih" dergisinin, 25. sayısı (Şubat/Mart 2014)!

Şubat ayında tanıtımını yaptığımız bir tarih dergisi, 2 ayda bir çıktığından, geçen ay gözden kaçırmış olan okuyucular için bu ay bir tekrar yapıyorum:

O da “Atlas Tarih”. İki ayda bir yayınlanan bu süreli yayının 25. sayısı (Şubat/Mart 2014) çıktı.
Bu ayki sayfa sayısı 146 olan derginin, satış fiyatı 14.- TL.

Gazete bayiine.. (En azından eskiden öyleydi!)

Ilginizi çekebilecek diğer yazılar:

tarihdergileri